Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’dan Terörsüz Türkiye ve Bölgesel İstikrar Vurgusu

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’dan Terörsüz Türkiye ve Bölgesel İstikrar Vurgusu

Azerbaycan-Türkiye Karma Ekonomik Komisyonu 12. Dönem Toplantısı ve 2. Türkiye-Azerbaycan Yatırım Forumu’nun açılışına katılmak üzere Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, kentteki temaslarının ardından basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Haber7 Genel Yayın Yönetmeni Osman Ateşli ve Ülke Tv Genel Yayın Yönetmeni Hasan Öztürk‘ün de aralarında bulunduğu gazetecilere açıklamalarda bulunan Yılmaz; Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkinin sıradan bir ilişkiden öte, “İki Devlet, Bir Millet” anlayışıyla, dost ve müttefik ülkeler olduklarını vurguladı. İkili ticaret hacminin büyüdüğünü belirten Yılmaz, 8 milyar dolarlık ticaret hacminin 15 milyar dolara çıkarılması hedeflendiğini ifade etti.

Yatırımlar konusunda ise, Azerbaycan’da Türk yatırımcılarının 18 milyar dolar, Azerbaycan yatırımcılarının Türkiye’de 21 milyar dolar doğrudan yatırım yaptığı belirtilerek toplamda 40 milyar dolarlık bir yatırım ilişkisi olduğu vurgulandı. Ayrıca müteahhitlik sektöründe 20 milyar doları aşkın hacim söz konusu.

12. Karma Ekonomik Komisyon toplantısı çerçevesinde, geçen yıl imzalanan 120 maddelik eylem planının yüzde 78’inin tamamlandığını belirten Yılmaz, yeni dönemde 110 maddeden oluşan yeni bir eylem planı imzalandığını açıkladı. Bu planda serbest ticaret anlaşması imkanlarının araştırılması, üçüncü ülkelerde ortak ticaret ve ortak endüstriyel eğitim merkezi kurulması gibi önemli maddeler yer aldı. Ayrıca petrol, doğal gaz, enerji ve bankacılık alanlarında iş birliklerinin geliştirilmesi hedefleniyor.

Zengezur, Kalkınma Yolu ve Hicaz Demir Yolu gibi üç stratejik koridorun bölge ekonomisi ve siyasi istikrar için kritik olduğunu ifade eden Yılmaz, bu hatların jeopolitik ve ekonomik bağlantısallıkta önemli bir rol oynayacağını belirtti. Zengezur Koridoru’nun, Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgelerinin kalkınmasına büyük katkı sağlayacağı vurgusu yapıldı.

Terörsüz Türkiye konseptiyle ilgili konuşan Yılmaz, Türkiye’nin bölgesinde bir istikrar adası olduğunu, geçmişte terörün milli ekonomiye 2 trilyon dolarlık doğrudan ve dolaylı maliyeti olduğunu belirtti. Terörün ortadan kaldırılması sayesinde, hem iç güvenliğin hem de bölgesel kalkınmanın sağlanmasının önemine dikkat çekti. Terörle mücadele ve bununla paralel demokratikleşme sürecinin birlikte ilerleyeceğini söyledi.

Yılmaz, terör örgütlerinin silah bırakma ve kendilerini feshetme süreçlerine değinerek, toplumun dezenformasyonlara ve provokasyonlara karşı uyanık olması gerektiğini; Türkiye’nin terör belasından kurtulmasının, siyasi ve ekonomik istikrar açısından kritik olduğunu vurguladı.

Karbon vergisi ve sınırda karbon düzenlemesi ile ilgili olarak da Türkiye’nin Avrupa’nın kurallarına uyum sağlayarak ihracatı koruma ve kendi politikalarını oluşturma çabası içinde olduğunu kaydetti. İklim Kanunu’nun yanlış anlaşıldığını, kanunun esas amacının Türkiye’nin ihracatını koruyarak sanayinin dönüşümünü desteklemek olduğunu açıkladı.

Enflasyon ve ekonomiye dair değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, enflasyonun Kasım ayında %31.1’e kadar düştüğünü, reel sektörün ve hane halklarının beklentilerinin yüksek olduğunu, ancak hükümet hedeflerinin daha iyimser olduğunu belirtti. Tarımdaki don ve kuraklık gibi olumsuzlukların enflasyonu etkilediğini, bunun dışında enflasyonun düşüş eğiliminde olduğunu söyledi.

Bütçe politikalarında mali disipline dikkat ettiklerini ve deprem sonrası yapılan harcamalara rağmen kamu borcunun milli gelire oranının oldukça düşük olduğunu aktardı. Deprem sonrası hızlı yeniden yapılandırma ve konut projelerinin büyük başarı olduğunu belirtti. 2026 yılının enflasyonla mücadelede dönüm yılı olacağına ve Türkiye’nin ekonomik hedeflerine ulaşacağına inandığını ifade etti.

Meclis’te yaşanan saldırıyı kınayan Yılmaz, Meclis’teki kavga ve şiddetin demokratik tartışma kültürüne zarar verdiğini, usul ve üslup önemine vurgu yaptı.

Filistin ve Gazze meselesinde Türkiye’nin mazlum Filistin halkının yanında durmaya devam edeceğini, iki devletli çözümün önemini vurguladı. Ayrıca, 2026’nın Antalya’da düzenlenecek COP31 İklim Zirvesi’nin, Türkiye için küresel çevre ve ekonomi politikaları açısından önemli bir platform olacağını söyledi.

Kaynak : Haber7